Tip 2 diyabet ve obezite gibi kronik hastalıkların yıllardır artışta olmasının pek çok nedeni bulunmaktadır. Bunlardan bazıları genetik faktörlere bağlı iken, bazıları da (insanların daha uzun yıllar yaşaması gibi) önlenemeyen risk faktörlerine dayanmaktadır.
Bu artışın önlenmesi için hiçbir şey yapılmazsa çok daha fazla sayıda insan hastalanacak ve sağlık harcamaları artacaktır. Bizim kontaklarımız, sağlık sistemlerini ve tedavilerimizi kullanan insanlardır. Eğer kronik hastalıkların önlenmesi adına elimizden gelenin en iyisini yaparsak, şirket olarak değerlerimize uygun davranmış ve sürdürülebilirlik sağlamış oluruz.
Önleyici eylemlerin olumlu bir etki yaratabileceği alanlar vardır. Diğer yandan kentleşmenin artması, sosyoekonomik eşitsizlikler, aktif olmayan yaşam tarzları ve yetersiz beslenme alışkanlıkları gibi konulara eğilerek koruma önlemlerini artırabilirsek, hastalıkların kontrollü bir biçimde ele alınmasını sağlayabiliriz.
Tip 2 diyabet ve obezitenin artış eğrisini değiştirmeyi hedefliyoruz. Hastalıkları önlemenin ana çözümlerden biri olduğunu biliyoruz.
Kronik hastalıkların önlenmesine yönelik çalışmalarımız için okumaya devam edin.
Tip 2 diyabetle yaşayan her 3 kişiden ikisi şehirlerde bulunmaktadır. Kentsel alanların tasarlanma, inşa edilme ve yönetilme biçimlerindeki düzensizlikler, yaşam kalitemizi değiştirmekte ve tip 2 diyabete karşı hassasiyetimizi arttırmaktadır.
University College London ve
Steno
Diabetes Center Copenhagen ile iş birliği içinde, kentlerde
oluşan risk faktörlerine odaklanmak adına kentsel diyabet terimini
kullanmaktayız. Hep birlikte “Diyabeti Değiştiren Şehirler” isimli
global bir program başlattık.
Dünyanın dört bir yanındaki 40’ten fazla şehirde, yaşamsal önem
taşıyan bir sağlık sorunu olarak tip 2 diyabete dikkat çekiyoruz.
Araştırmaları ilerletmek ve hastalıkla mücadelenin en ön cephesinde
anlamlı etki yaratacak müdahaleler tasarlamak üzere 150’den fazla
program ortağıyla beraber projemizi yürütmekteyiz.
Kentsel diyabetle mücadelemiz konusunda daha fazla bilgi için: Cities Changing
Diabetes .
Dünya genelinde beş yaşın altında 40 milyon fazla kilolu çocuk bulunmaktadır. Bu durum onları, erken dönemde tip 2 diyabet geliştirme riskiyle karşı karşıya bırakırken, yetişkinlikte obezitenin de güçlü bir işareti anlamına da gelmektedir.
Bu çocuklar, hem gelişmekte hem de tam potansiyellerine ulaşmakta
büyük zorluklar yaşayabilirler. Fazla kilolu olmak; toplum tarafından
ötekileştirilmeye, yeterince sosyalleşememeye ve duygusal sorunlara
yol açabilmekte, hatta bazı örneklerde eğitimde başarıyı dahi
düşürebilmektedir.
UNICEF ile birlikte, çocuklukta kilo fazlası ve
obeziteyi önlemek için yoğun çaba sarf ediyoruz. İş birliğimiz
kapsamında Meksika ve Kolombiya’dan başlayarak, globale yayılan bir
sorumluluk projesiyle hareket ediyoruz. Konuyu bireysel çabalardan
çıkartıp destekçisi olabilecek yenilikçi programlara
odaklanıyoruz.
Her bir çocuğun değişen dünya düzeni içerisinde iyi bir yaşam
sürebilme ve kendi potansiyelini gerçekleştirebilme şansının olması
gerektiğine inanıyoruz.
Dünyada çocukların durumunu iyileştirebilmek adına neler yapıldığını görmek için UNICEF web sitesini ziyaret edin.